Emel KAN
Modern zamanların en büyük sıkıntısı yalnızlık...
Peki
biz nasıl oluyor da bu kadar kalabalıklar içinde yalnızlaşıyoruz....Neyi
kaybettik...Sevgiyi mi?
Yalnızlık...Derin bir saplantı biçimi
belki de...
Aldığımız bütün yaralar, içimizde
oluşan kalp kesikleri, beynimizi bile şaşırtan insan yalancıkları...
Öyle korumaya aldık ki kendimizi
kabuğumuz kaplumbağadan bile sert şimdi...
Unutulan gülümsemeler sadece masum
çocuk gülümsemelerinde kaldı… Hepimiz öyle bir kapitalizme çark olduk ki ne
sevgi kaldı ne saygı… Sevgi saygı sadece enayilik gibi görülmeye başladı. Ne
kadar kazık atıyorsak o kadar değerli ilan edildik…
Dışımızı süsleyecek kadar zengin olduk
ya içimiz…
İçimiz çığlık çığlığa sustu bu
kaosta…
İçimizde ne sevgi kaldı ne
saygı…dışarıda da doğal bir kimsesizlik…
Peki şimdi kazandık mı?...
Tek bir şey kazandık YALNIZLIK…
Hayallerimizde bile yalnızız artık…Öyle
bir karmaşa var ki derinlerde…Hayallerimizde bile kafa dinleyecek kadar sessiz
ve kimsenin olmadığı yerlere gitmeyi tahayyül eder olduk…Ama içimizin
çığlıklarını kalabalıklar içinde bile duyarken kendi başımıza kalınca
susturabilecek miyiz…
Hayırsa cevabınız…Biraz gülümsemeyi
deneyin bugün…simitçiye, çöpçüye, annenize, babanıza, çocuklarınıza, komşunuza…
Gülümsemeyle kaybetmezsiniz aksine göreceksiniz her şey değişecek…Çevreleyi
verecek sizi bütün güzellikler…
0 yorum:
Yorum Gönder