Nasıl oldu da biz bu kadar yalnızlaştık...

4 Mayıs 2013 Cumartesi |


Emel KAN

Modern zamanların en büyük sıkıntısı yalnızlık...
Peki biz nasıl oluyor da bu kadar kalabalıklar içinde yalnızlaşıyoruz....Neyi kaybettik...Sevgiyi mi? 

Yalnızlık...Derin bir saplantı biçimi belki de... 
Aldığımız bütün yaralar, içimizde oluşan kalp kesikleri, beynimizi bile şaşırtan insan yalancıkları... 
Öyle korumaya aldık ki kendimizi kabuğumuz kaplumbağadan bile sert şimdi... 
Unutulan gülümsemeler sadece masum çocuk gülümsemelerinde kaldı… Hepimiz öyle bir kapitalizme çark olduk ki ne sevgi kaldı ne saygı… Sevgi saygı sadece enayilik gibi görülmeye başladı. Ne kadar kazık atıyorsak o kadar değerli ilan edildik… 

Dışımızı süsleyecek kadar zengin olduk ya içimiz… 
İçimiz çığlık çığlığa sustu bu kaosta… 
İçimizde ne sevgi kaldı ne saygı…dışarıda da doğal bir kimsesizlik… 
Peki şimdi kazandık mı?... 
Tek bir şey kazandık YALNIZLIK… 

Hayallerimizde bile yalnızız artık…Öyle bir karmaşa var ki derinlerde…Hayallerimizde bile kafa dinleyecek kadar sessiz ve kimsenin olmadığı yerlere gitmeyi tahayyül eder olduk…Ama içimizin çığlıklarını kalabalıklar içinde bile duyarken kendi başımıza kalınca susturabilecek miyiz… 

Hayırsa cevabınız…Biraz gülümsemeyi deneyin bugün…simitçiye, çöpçüye, annenize, babanıza, çocuklarınıza, komşunuza… Gülümsemeyle kaybetmezsiniz aksine göreceksiniz her şey değişecek…Çevreleyi verecek sizi bütün güzellikler… 

Kelebek güzelliğinde gün geçirmeniz dileğiyle… 

0 yorum:

Yorum Gönder

Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve AJANS BG'nin editöryel politikasını yansıtmayabilir.
Мненията на редакцията и на автора/ите могат да не съвпадат.