Hadi ayırın canı canandan...

11 Temmuz 2016 Pazartesi |

Kimi zaman öyle bir söz ile muhatap olursunuz ki yerinizden bir adım ileri veya geri oynayamazsınız. En kötüsü evlattan duyulan acı kelam derler ya işte ancak böyle tarif edebilirim. Türk Tarih Kurumu eski Başkanı ve Mhp Kayseri milletvekili Yusuf Halaçoglu'nun Balkan Türklerini öven mesajının altına "Evlad-ı Fatihan ülkeye ne verdi ki" diye yazmış biri. İlkin aklıma 18 aylıkken annesinin kucağında katledilen Türkkan bebek geldi. Onun canını verdik yeter mi? Türklük uğruna, İslam uğruna son 150 yılda milyonu aşkın can feda ettik. Atalarımızın mezarlarını yalnız; evi-barkı , tüm birikimlerimizi derbeder edip geri bıraktık. Anavatanımıza kavuşur kavuşmaz şanlı toprağımıza secde edip öptük. O toprağın altına yıllar sonra askere gönderip şehit olarak dönen evlatlarımızı gömdük biz. Hadi diyelim ki tüm bunları da yaşamadık ama Türk'ü Türk'ten sırf aradaki sınırdan dolayı ayrı saymak da neyin nesidir? Rumeli işgal edilmeden önce vatan toprağının kalbi sayılırdı. Bugün aynı sıfatlara hayiz olan Antalya, Trabzon, Erzurum... o zamanlar işgal edilip şimdi başka bir ülke yönetimi altında kalsaydı orada yaşayan Türklere yine aynı davranışları mı reva görecektiniz? Eşim Kastamonulu , ben Deliormanlı , oğlum ise İstanbul'da doğdu. Hadi ayırın canı canandan... Merhum Sadık Ahmet, Yunanistan'da Türklük mücadelesi verdiği için hapisle cezalandırılırken, "Ben bir Türk olduğum için hapse götürülüyorum. Eğer Türk olmak bir suç ise, burada tekrar ediyorum. Ben bir Türk‘üm ve öyle kalacağım" diye feryat etmişti. Eğer bu feryadı anavatanımızda dile getirmemiz gerekiyorsa tüm Türk düşmanlarına sesleniyorum: "Eğer Türk olmak bir suç ise, burada tekrar ediyorum. Ben bir Türk‘üm ve öyle kalacağım!!!"

0 yorum:

Yorum Gönder

Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve AJANS BG'nin editöryel politikasını yansıtmayabilir.
Мненията на редакцията и на автора/ите могат да не съвпадат.