Tanganayka'ya müftü gönderiyoruz...

Profesionel jurnalcı Nedim’in zırvalıklarını okuduğumda, pazar neşem yine kaçtı, fakat yine de huzur ve sabır okşuyor gönlümü, babalarımızın, dedelerimizin her daim metanetli ve dik duruşlarını göz önüne getirdiğimde içimi sımsıcak bir duygu kaplıyor ve onlara layık olamayışın yok edici hissi, sanırım, yalnız beni rahatsız etmiyor . Bugünleri siyasetçi paydası takılmış zatlar sayesinde gördük. Aslında şimdi kendi yaratıkları çöp dağının altıda ezilmelerini bekliyoruz . Amucalarım yine bekleme pozisyonu gardı almışlar. Buna hakları da yok değil . Bazı kutsal ve büyük önem verdikleri zenginliklerine onlar pis elleri ve emelleri yakınlaştırmazlar. Bu atalarımızdan mirasımız. Art niyetliler bizi ırgalamaz,biz benimsediğimiz sufi yolundan bir Osmanlı vurdumduymazlığı eşliğinde kervanımızı süreriz…

Geçenlerde bizim Boyko büyük laf etti . Yüz yıldır belki başka bir büyüğümüz bu sözleri sarf etmemiştir. ”Biz bu işi Erdoğan’la beraber çözeriz”, deyip kestirip attı .Böylece komşu devletimizin katkılarına başvurmakla ,cümle aleme iki devletin ve ulusun derin bağları gösterilmiş oldu.Bu da doğru yol değil mi… Burada Türkiye’nin Bulgaristan’ın iç işlerine karışması söz konusu bile olamaz,fakat Bulgaristan Türklerinin bir sorunu çıktığında,gözler ve umutlar Anadolu’ya çevrilir.Bu bir doğal ,tarihi gerçektir ve kardeşlik duygusundan ibarettir.

Boyko ve Tayip ,kısmetse , görüşecekler, kucaklaşmaları bu sefer Balkan devletlerinin en yakın iki müttefiki ,iki komşunun ve iki dostun arasında ki samimiyeti pekiştirmesi umut moduna giriverdik bile. Tabi ki,burada Nedim bir faktor değildir,bu tür şahısların ismi bile anılması abestir,ama anlaşılıyor ki sanki bu mübarek Müftülük koltuğu pırlantalarla bezenmiş.A be ,Nedim,neden anlamak istemiyorsun,o koltuğa günümüzde bir tek temiz,kirlenmemiş insan oturabilir. Sen günde on kere de yıkansan , insanımızın gönül sultanı olamazsın.Bizleri Filibe’nin şoparları ile karıştırma.O yabancı devlet dediğini Tanganayka ile hiç karıştırma sakın.Bir de tarikatlara dem vuruyorsun.Dilenci gibi Arap çöllerinden sen getirmedin mi onları,oralarda heybelerini kimler ve ne sebeple yeşillerle doldurdu.Üstüne geldin malımızı mülkümüzü darmadağın ettin.Yahu eski sistemin bir zavallı maşasını Baş Müftü olarak tutarlar mı.Sen o dünyaya bedel Deliorman pehlivanlarının ve Rodop kartallarının gücünü ve öfkesini öyle kolayca göz ardı etme . Ha,seni Tanganayka ‘ya bile müftü yapmazlar…

03102010

Paylas