"Herkes silah başına"!!!

29 Şubat 2012 Çarşamba |

Hüseyin Altınalan

Kırcaali Belediye binasının yanındaki kafede otururken duyduğum bir melodiydi, bu. Her saat başı kentin meydanından şehre doğru yayılması dikkatimi çekiyor. Önce müziğin kiliseden geldiğini düşünüyorum. Tahminimde yanılıyorum zira ses kiliseden değil saat kulesinden geliyormuş. Çevremdekilere bu melodinin ne olduğunu soruyorum.

Duyduklarım karşısında irkiliyor, kulaklarıma inanamıyorum.

"Şaka yapıyorsunuz değil mi? Mümkün değil... Hâlâ böyle propagandalar yapılıyor mu? " sözleri dökülüyor ağzımdan. Çünkü söz konusu melodinin sözleri şöyle:

Rüzgar silah öttürür, Balkan gürler

At üzerinde tek yiğit

Kalk borusuyla kardeşlerini çağırır

Herkes silah başına!!!

Vakit geldi,

Uykudan uyanın

Uzun süren köleliğe yeter artık

Herkes silah başına!!!

Kalk kalk Balkan yiğidi

Derin uykudan kalk!

Osmanlılara karşı Bulgarlara önder ol!

Yanlış okumadınız...

Bu melodiyle Bulgar halkı, Bulgaristan'da Türklerin ve Müslümanların en yoğun bir biçimde yaşadığı kentte dahası vali yardımcısı ile belediye başkanının ve çalışanlarının çoğunluğunun Türk olduğu bir belediye binasının yanı başındaki bir saat kulesinden her saat başı " Türklere ve Osmanlılara karşı savaşa" çağrılıyor. Kentin meydanı her saat "düşmanlık tohumu eken" bu melodiyle çınlıyor.

Sadece müzik var, söz yok. Ama duyan herkes bu melodinin hangi manaya geldiğini çok iyi bir biçimde anlarmış. Zira ilkokuldan itibaren bu marş, çocukların belleklerine kazınırmış. Hatta bu eğitim dolayısıyla Türk çocukları okulda Türk olduklarını söylemek istemezmiş. Çok sayıda çocuk "Ben Türk değilim" diyormuş...

Norveç saldırısı sonrası Avrupalı aydınların ve liderlerin ırkçılıkla gerektiği gibi mücadele etmedikleri, bunun da ötesinde oy kaygısıyla etnik ayrımcılığa prim verdikleri şeklinde özeleştiride bulunduğu bir dönemde ırkçılık ve düşmanlık tohumu ekmeye devam eden mesajlar içeren bu melodinin kullanılmasının neden engellenmediğini Belediye Başkanı Hasan Azis'e sormak istedim. Fakat o sırada belediyede olmadığı için kendisi ile görüşemedim.

Bulgaristan'da tek Türk vali yardımcısı olan Esat Sadık'a bu durumu sordum. Vali Yardımcısı Sadık, " Evet öyle ama... Benim bunu kaldırmaya yetkim yok..." türünden cevaplar verdi. Beklemediği bir soruyla karşılaşmış gibiydi.

Esat Sadık, bu konunun belediyenin uhdesinde olduğunu, belediye meclisinin alacağı bir kararla bu rezalete son verilebileceğini söyledi.

Doğrusu çağdışı uygulamanın hâlâ sürmesinin yanı sıra Türklerin yönettiği bir belediyenin etnik düşmanlığı körükleyen bu melodiye son verme konusunda herhangi bir girişimde bulunmaması da ayrıca inanılması güç bir durum.

Son söz: Şu anda Bulgaristan'da yönetimde bulunan hükümetin başbakanı sürekli olarak Türkiye'ye sıcak mesajlar veriyor. Türkiye de komşularıyla düşmanlıklara son veren politikalar izliyor. Dolayısıyla bu olumlu atmosfer iyi kullanılarak, bazı Balkan ve Arap devletleriyle yapılan anlaşmalar gereği tarih kitaplarındaki düşmanca ifadelerin ortadan kaldırılmasına yönelik çalışmaların benzeri Bulgaristan ile de yapılmalı ve bu utanç verici propagandaya son verilmelidir.

Şüphesiz bundan her iki ülke de kazançlı çıkar.

6 yorum:

Adsız dedi ki...

Tarih kitaplarındaki düşmanlığın kaldırılmasına yönelik bir uluslararası proje kapsamında yazılan kitaplar var: http://www.cdsee.org/

Adsız dedi ki...

Tarih kitaplarından duşmanlığı kaldırsan ne olcak 600 yıl her hakını vermişiz Yaradan dan ötürü yaradılanı sevmişiz ama yaranamasınız.Bulgarların çoğu kindar medeniyetten uzak tarihi gerçekleri görmek istemiyorlar.Sıkyorsa Zaharı Stoyanovun "Zapiski po Bılgarskite vıstanıya " orijinalini yayınlasınlar yani ilk basılanı görelim.Komunistler sahte tarih yazarak toplumu uzun yıllarca kin ve nefret ile beslediler bu farklı yollar ile devam ediliyor onun için tum bg vatandaşları ve azınlıkları ile anlaşma ve toplumsal hoşgörü gerkiyor bunu bulgar toplumu yapabilir mi bilemiyorum.

Adsız dedi ki...

birtek romanya da böyle değil diğer bütün avrupa ülkelerinde durum aynı. keşke ecdadımız biraz daha akıllı olabilseydi de bugun hala o topraklarda olsaydık.

Adsız dedi ki...

Ecdadınız elinden geleni 500 yıl yapmıştır, Peki Sizler ne yaptınız Onlardan sonra? Bir taş üzerine taş koydunuz mu ?

Adsız dedi ki...

E, ne var?
Sana ne ya?
Istemezsen al basini - yollar acik.
Komunizm da yok.
Sinirlar da acik.
Asil bu yzadigin bir kotu propaganda.

slymn dedi ki...

Öyle her zoru gördüğünde senin dediğin gibi kaçsaydı ecdad bugün üzerinde yaşadığın toprak değil sığınacak girecek mağara bulamazdın.
Ne diyor Mithat Cemal Kuntay
Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır,
Toprak, eğer uğrunda ölen varsa vatandır.

Yorum Gönder

Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve AJANS BG'nin editöryel politikasını yansıtmayabilir.
Мненията на редакцията и на автора/ите могат да не съвпадат.