“Mendilini düreyim,Aç, koynuna gireyim.
Uyu uyan sar beni,
Yar olduğun bileyim”
Sevgi ve aşk, her insanın bir parçasıdır . Bu duygu, insan kulunda değer taşıyarak sevgide ırk, yaş, cinsiyet, maddiyat yoktur. Sevgi, sevinç, öpücük ve özlemdir. Sevgi, dökülen gözyaşı, kelebek kanadı, Kuyruklu yıldız, gökkuşağı, yağmur damlası ve ışıltıdır. Sevgi, ışık, umut ve hayat dolu bir beraberliktir. Sevgi, rüzgar, fırtına, esin, kıvılcım ve yangındır. Sevgi, sözlerle ifade edilmeyen bir kutsal duygudur. Şumnu Kültür Evi Derneği, Sevgililer Günü Bayramın tarihçesi Hristiyanlıkla bağlı olmasına rağmen 16 Şubat 2013 tarihinde, saat 11.00’da Sevgililer Günü Kutlaması düzenliyerek herkesi davet ediyor. Kalpten gelen ve kalbe ulaşan sanat, altın bilezik olduğundan dolayı kültür ocağının Kız Saz Orkestrası, görev yapmakla değil, sevmekle başarıları elde ederek özel yer alacak. Destan Koro Grubu, çok eskilere dayanan, ama eskimeyen sevgi ve aşk türküleri suncak. Ayrıca programda Deliorman’ın müzisiyen, şair ve yazarları davet edildi. Tabii ki, klasik dünya edebiyatı ve Türk dünyası edebiyatından düşünce, fıkra, destan, efsane ve şiirler eksik olmayacak. Küçük, ve büyük kurum üyeleri sazıyla, sözüyle, mani ve türküleriyle sevgiye sevgi katacak. Kerem ile Aslı, Arzu ile Kamber, Elif ile Mahmut, Leyla ile Mecnun, Tahir ile Zühre, Aşuk ile Maşuk ve Aşık Garip gibi sevgi ve aşk kahramanlarıyla, sıcak yüz göstermekle herkesin kocamaz gönlüne dokunurcasına unutulmayan anlar yaşanacak. Sevgililer Günü, Roma İmparatorluğu’nda çok öneli bir günmüş, çünkü bazı kaynaklara göre “14 Şubat’ta Roma tanrı ve tanrıçalarının kraliçesi olan Juno'ya duyulan saygıdan ötürü tatil yapılırmış. Juno, Roma halkı tarafından kadınlık ve evlilik tanrıçası olarak da biliniyormuş. Sevgiye adanan bu gün, halkın genç nüfusu için büyük önem taşıyormuş, çünkü arife günü sayılan 15 Şubat, Lupercalia Bayramı başlıyormuş ve hangi genç bayanın hangi genç erkek ile bir çift oluşturacağı eski bir gelenek olan Lupercalia Bayramı'nda yapılan bir çekiliş ile belli oluyormuş. Romalı genç kızlar, isimlerini küçük kağıt parçalarının üzerine yazıp bir kavanoza koyuyorlarmış. Erkekler ise kavanozdan bu kağıtları çekerek üzerinde hangi kızın ismi yazıyorsa o kızla bayram eğlenceleri boyunca beraber oluyorlarmış. Bu birliktelikler birbirine aşık olan çiftler için bayram süresinin dışına taşıp genellikle evlilikle sonlanıyormuş. Aziz olarak kabul edilen filozof Valentinus, gezerek dinsel vaazlar veriyormuş ve İmparator'un hatalı olduğunu anlatıyormuş. Sonunda yakalanıp hapse atılmış. Valentinus'un hapiste olduğu günlerde yaşananlar efsaneye dönüşerek günümüze kadar ulaşmıştır. “ Bugün sevgililer günü, dünya bayramıdır. İnsanlar, sevgi kutlu olsun, umutlu olsun, ebedi olsun diye dileklerini sunarak, birbirilerine sevgi mesajları ileterek, heyecanla kutluyor. Onlar mutluluğa giden en kısa yollarını ararken sevginin üzerinde ısrarla duruyor, çünkü parayla satın alınmaz sevgi, kutsaldır.
2 yorum:
"Kerem ile Aslı, Arzu ile Kamber, Elif ile Mahmut, Leyla ile Mecnun, Tahir ile Zühre, Aşuk ile Maşuk ve Aşık Garip gibi sevgi ve aşk kahramanları"
nı yaşatanlara destek çıkan kaç kişi veya kaç kurum veya kaç parti var?
Bunları destekleyen kişi,dernek ve partiye açlık çok büyüktür.
bir şairin yazıları da, bakışı da, insan ilişkileri de şiir gibidir. tam bu yazıyı kaleme döken ve gençlere yönelik çalışmalarıyla bulgaristan türklerin bir numarası olan nurten hanım gibi. ama neden ona türklerin en çok oy verdiği höh partisi hala destek çıkmıyor? cevabı belli,onun derinliğine inecek kadar yöneticileri yok. hak ve özgürlük adını taşımaya bile layik olmayan bir partidir. bu tür değerli kişilerin de, normal insanların da haklarını korumadı, özgürlüklerini de vermedi.
yazık türk halkına...
Yorum Gönder