8 Mart bir misyondur!

8 Mart 2013 Cuma |


8 Mart Kadınlar Gününüz kutlu olsun, sevgili bayanlar! Özel günlerin en güzellerinden bir tanesi bu benim için.
Biz küçükken Anneler Günü’nü bilmezdik çünkü.  Bulgaristan’da hem kadınların, hem annelerimizin günü diye bilirdik. İkisi bir arada yani. 
Ben ilkokuldayken güzel mi güzel el yapımı kartlar hazırlardım sınıf arkadaşlarımla. Ben nasıl özenle çalışır dururdum, halbuki ne resim, ne çizgi kabiliyetim var, fakat anneme bayıldığım için en güzel kartı ben yapmalıyım diyordum.. En önemlisi sevgi ile ,yürekle yapılan bir çalışmaydı, bu da anneme yeterdi. Biraz büyüdükçe kompozisyon yazardık anneler için ve herkes kendi duygularını paylaşırdı o yazılarda. Sonra güzel bir zarfın içine koyup saklanırdı 8 Mart’a kadar o zarflar. Size bir sır daha – en içten dilekleri uydurup yazardım, ama o çirkin el yazımı hiç daha güzel bir kalıba sokamadım, bir kız yazısına benzetemedim. Eh, olsun o kadar.. Nasıl da çabuk geçmiş zaman..:)Keşke tekrar dönebilsem o yıllara..
Bazı insanlar belki hiç kutlamaz, bazıları takmaz bu günü. Elbette kadın her gün sevilmeli, sayılmalı, fakat bir gün de kadınlara has olmalı diye düşünüyorum.
8 Mart neden önemli peki sizin için? Hiç aklınıza geldi mi bu konu üzerinde fikir yürütmek ?Ben üniversitedeyken geçen hafta 18 yaşındaki sınıf arkadaşlarım 8 Mart yüzünden şikayetçiydi. Bütün restoranlar, barlar doluymuş da, vah vah – büyük sorun! Ya şimdi nereye gidecekler? O kızlar kadın değil ki! Nesini kutlayacaklar ben anlamadım ama, hadi heves diyelim .Hepimiz zamanında hızlı, hızlı büyümek istedik.Annelerimizin küçük kuzularından kooocaman  kadın olup annenin parfümünü ve rujunu kullanarak, onun elbisesini giymekti hayalimizdi.
Bana sorarsanız, nacizane fikrim şudur ki bu annelerimizin, bacılarımızın, ninelerimizin günüdür. El üstünde tutmalıyız .Başımızın tacıdır onlar.
 Manikür mü? Kokoşluk mu? Tırnakları kısacık , işten simsiyah olan analarımızın, tütün toplamaktan nasır tutan elleri ninelerimizin, gece gündüz saçını süpürge edip- hem eş, hem kardeş, hem ana, hem baba, hem dost, hem sırdaş olanların günü. Bu kadınlar yüce ve korkusuz, yürekleri temiz-su gibi şeffaf. Bu kadınlar cesur. Bu kadınlar bütün dünyada var. Bir çoğu kocaları tarafından şiddete maruz kalıyor, diğerleri aldatılıyor, başkaları tecavüz ediliyor. Acı çeken kadınlarında günü bu. Başka ülkeye iş aramak için gidip te istemeden hayat kadını olanların  da günü, çünkü namus yürektedir, düşüncededir. Açlıktan ölüp çocuğuna mama vermesi için hayatla savaşanın günüdür. Çocuk doğuramayan kadının da günüdür, yetim çocuk bakanın da, kısacası yüreği derya misali büyük olanın.
Hayır!8 Mart sadece bir restoran’ da bir kutlama değildir.8 Mart bir misyondur !
El ele verip kadınlarımız daha iyi ve huzurlu hayat yaşasın diye çalışmalıyız. Bencil olmadan, çünkü eskiden de dediğim gibi ırk, renk, din önemli değil ve olmamalı. Herkes aynı ,insanlar aynı ve mutlu olmayı hakkediyor. Sevgi ve şefkat tek çare. Bir kız çocuğuna bir kitap verin, okuyamayan kadınlara okumayı öğretin. Eğitim çok önemli. 21.yüzyılda bilgisayar, yabancı dil şart! Bir kitap –bir hayat. Herkesten bir rica. Kitaplarınızı raflarda saklayacağınıza bir iyilik yapın ve en yakın köye, okula, kütüphaneye yollayın. Ben bunun ilk adımını attım ve Todorovo köyümüz için kitap topladım bir kaç ay önce. İnanın onları resimlerde bile okurken görmek bana gurur verdi. 
Son olarak da annemin, anneannemin, teyzemin , halalarımın, gelinlerimin ve sülaledeki tüm kadınlarımızın Dünya Kadınlar Gününü kutluyorum! Hocalarımın, dostlarımın, meslektaşlarımın ve sizin ,sayın okuyucularım; sevenlerim, sevmeyenlerim.. Sevgi dolu bir gün olsun sizin için ve tüm dilekleriniz gerçek olsun! Sizi yürekten kucaklıyorum..Muahhhh!!!

2 yorum:

Adsız dedi ki...

Çok güzel anlatmışsınç Yüreğine sağlık.

Adsız dedi ki...

Teşekkürler Ajda Hm.

Yorum Gönder

Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve AJANS BG'nin editöryel politikasını yansıtmayabilir.
Мненията на редакцията и на автора/ите могат да не съвпадат.