Erzal Özkan
Geometrik alanlardı çevresini hesaplayamadığımız,
Hesapsız, kitapsız sevdiğimiz dikdörtgen yokluklar.
Hep sevgilinin kare bir balkona çıkıp, gözlerimize bakmasını bekliyorduk
Şekilsiz alanlardı yamuk yapan, hayata dair ne varsa
Yalansal avuntular, dikenli tel olup etrafını çevirirken
Çevrende dönüp dolaştığım, bir türlü çevresini hesaplayamadığım
Sevgilinin olmadığı hiçbir alanı,
Varlığının karesi ile çarpılmayan hiçbir kenarı, formüle edemeyen
Sözel güzelliğinin şiirsel kıyısında
Sayısalı sevmeyen, onlarca çocuktan biriydim.
Yüreğimi içine alan dikdörtgen yalnızlığımdın sen
Belki de bu yüzden hep yalansız sevenlerdi geometri dersinde ikmale kalan.
Mamafih hiçbir ezberi sevmiyordu alan hesapları
Oysa sen benim ezberimdin.
Her ihmalde, ikmale kalan, kafamdan attığım sonuçtun, sonucuma katlanamayan,
İçimde bir türlü bölünemeyen sabit bir sayı idin “pi” sayısı gibi üstüme yapışan
Şimdi çemberinden çok uzakta logaritma yalnızlıklar çekiyorsam
Hesapsız sevip, şıklarda hep seni seçtiğim içindir.
Oysa hayat her soruda farklı seçenekleri işaretleyenleri seçiyordu yüksek okuluna
Anla bir başına kalışım, sana kanışımdır.
Varsın kendiyle çarpılıp bulunan alanlar, hayattan her bulduğunu alanların olsun.
Sen benim formülümsün
Yüreğimin köşesi ile çarpılıp, sonucu bulunan
Hep “A” şıkkımsın
Aşkımsın
Bölünemeyen sayım
Ardışık çift sayılara inat birsin
Birlikte çokluğu bulan
***
Bir noktaydık
Bir birine paralel doğru olmayı bekleyen
Bizim doğrularımızdı.
Aynı noktadan çıkıp, ışın olan
Sen benim kesrimdin
Kesrete yenilmeyen
Ondalık sayımdın içimde
Ne kadar virgül atılırsa, atılsın aramıza, değeri hiç değişmeyen
Ezberimdin
Mental aritmetiğimdin
Abaküs olup beynime yerleşen!
Oysa ben, tüm bildiklerime inat ikmale kalıyordum gözlerinde
Bilinenden çok uzakta seni işaretliyordum
Seni toplayıp, seni çıkaramıyordum içimde
Ve bir türlü bölemiyordum
Bölünen ben
İçimde kalan senağlamasını yapamadığım
Sonucumdun sen
Sayısal yalnızlığım
Hiçlik olup büyüyen
Sözel yanımdınHer problemde şiir olup ağzımdan dökülüveren!
Hesapsız, kitapsız sevdiğimiz dikdörtgen yokluklar.
Hep sevgilinin kare bir balkona çıkıp, gözlerimize bakmasını bekliyorduk
Şekilsiz alanlardı yamuk yapan, hayata dair ne varsa
Yalansal avuntular, dikenli tel olup etrafını çevirirken
Çevrende dönüp dolaştığım, bir türlü çevresini hesaplayamadığım
Sevgilinin olmadığı hiçbir alanı,
Varlığının karesi ile çarpılmayan hiçbir kenarı, formüle edemeyen
Sözel güzelliğinin şiirsel kıyısında
Sayısalı sevmeyen, onlarca çocuktan biriydim.
Yüreğimi içine alan dikdörtgen yalnızlığımdın sen
Belki de bu yüzden hep yalansız sevenlerdi geometri dersinde ikmale kalan.
Mamafih hiçbir ezberi sevmiyordu alan hesapları
Oysa sen benim ezberimdin.
Her ihmalde, ikmale kalan, kafamdan attığım sonuçtun, sonucuma katlanamayan,
İçimde bir türlü bölünemeyen sabit bir sayı idin “pi” sayısı gibi üstüme yapışan
Şimdi çemberinden çok uzakta logaritma yalnızlıklar çekiyorsam
Hesapsız sevip, şıklarda hep seni seçtiğim içindir.
Oysa hayat her soruda farklı seçenekleri işaretleyenleri seçiyordu yüksek okuluna
Anla bir başına kalışım, sana kanışımdır.
Varsın kendiyle çarpılıp bulunan alanlar, hayattan her bulduğunu alanların olsun.
Sen benim formülümsün
Yüreğimin köşesi ile çarpılıp, sonucu bulunan
Hep “A” şıkkımsın
Aşkımsın
Bölünemeyen sayım
Ardışık çift sayılara inat birsin
Birlikte çokluğu bulan
***
Bir noktaydık
Bir birine paralel doğru olmayı bekleyen
Bizim doğrularımızdı.
Aynı noktadan çıkıp, ışın olan
Sen benim kesrimdin
Kesrete yenilmeyen
Ondalık sayımdın içimde
Ne kadar virgül atılırsa, atılsın aramıza, değeri hiç değişmeyen
Ezberimdin
Mental aritmetiğimdin
Abaküs olup beynime yerleşen!
Oysa ben, tüm bildiklerime inat ikmale kalıyordum gözlerinde
Bilinenden çok uzakta seni işaretliyordum
Seni toplayıp, seni çıkaramıyordum içimde
Ve bir türlü bölemiyordum
Bölünen ben
İçimde kalan senağlamasını yapamadığım
Sonucumdun sen
Sayısal yalnızlığım
Hiçlik olup büyüyen
Sözel yanımdınHer problemde şiir olup ağzımdan dökülüveren!
0 yorum:
Yorum Gönder