STK lar ne iş yapar

18 Ağustos 2016 Perşembe |

Erdoğan Doğu

Özellikle vize, pasaport gibi işlemleri yapmak için yolu Bulgaristan Konsolosluklarına düşen göçmenler; buralarda işleyişin ne kadar yavaş olduğunu, tüm gün sırada beklenileceğini, bazen azar işitileceğini ya da tabiri caizse suratı mahkeme duvarı gibi olan bir memur ile karşılaşacağını, eninde sonunda işlemini yapmak için aracı firmalara muhtaç kalacağını çok iyi bilir. 
Yıllardır çözümü bulunamayan bu sorun, en son bir yöresel dernek başkanımız tarafından  dile getirilmiş olsa da maalesef bir bütünlük içerisinde, diğer derneklerin desteğini alamamıştır. Hatta bu sorunu dile getiren kişiler hep psikolojik baskıya maruz kalmıştır.
Aslında bu sorun ile o kadar çok  karşılaşıyor ki; bahsi geçen haber bir gecede 15.000 ‘den fazla okuyucu ile bulaşabiliyor. Gerek işyerimden gerekse mahallemden tanıdığım dostlarım, özellikle telefon ile randevu konusunda epey müzdarip olmuş durumdalar…
Evde annelerinin, babalarının tüm gün telefonu düşürmek için çabaladığından bahsediyorlar.
Böyle göz ile görünen, herkesin aleni bildiği bir sıkıntı varken, neden bizleri temsil etmekle yükümlü olan STK’lar daha etkin bir şekilde bu sorunun üstüne gitmiyor?
Konsoloslukların çalışma prensiplerini, çalışan sayısını, görev ve sorumluluklarını, denetlemesini yapacak olan tabi ki STK’lar değildir. Fakat böylesi sorunlarda daha etkin olmaları gerektiği düşüncesindeyim.
Biz göçmenler yaşayış tarzımız ve yıllarca edindiğimiz kültür ile özellikle devlet kurumlarında, ‘’vur ensesine al lokmasını’’ deyimini çok iyi yansıtıyoruz. Bu bizim devlete olan saygımızdan kaynaklanıyor.
Yapılan uygulamalar yanlış olsa dahi, hakkımız yenmiş olsa dahi pek ses çıkarmasını bilmiyoruz aslında…
Umarım ki asli görevi; bu tür sorunlara çözüm üretmek, temsil ettiği halka yol gösterici model olmak, halk ile kurumlar arasında iletişimi kurmak olan yöre derneklerimiz, federasyonlarımız, konfederasyonlarımız bu konuda daha etkin adımlar atıp, çözüm odaklı çalışmalar yapacaktır.
Artık günümüzde; yılda 2- 3 etkinlik yaparak, dini ya da özel günlerde bir araya gelerek STK olunmuyor.

Bizzat halkın içerisine girip, sorunları belirleyip, çözüm anlamında bizler neler yapabiliriz? Nasıl katkı sağlayabiliriz?  gibi sorulara cevap bulmak gerekiyor. Vizyon ve misyon tanımlarını bu yönde belirlemek gerekiyor. Aksi takdirde güçlü bir STK olmak mümkün değildir.

3 yorum:

Bilal Kadıoğlu dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Adsız dedi ki...

bugune kadar gocmen STK lari hangi sorunla ilgilendi de bu sorunla ilgilensinler, sadece kokteyl parilerinde boy gosterir onlar

BOZKURT dedi ki...

Doğuruyu söyleyeni doksan köyden kovarlar sakın uyandırmayın federasyonumuzu sakın ha sabırlarını taşırmayın zaten onlar için koltuk sağlamsa gerisi sorun deil.

Yorum Gönder

Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve AJANS BG'nin editöryel politikasını yansıtmayabilir.
Мненията на редакцията и на автора/ите могат да не съвпадат.